Gap Turu

Saat 19:00’da Acentemiz önünden Adana’ya hareket ediyoruz,siz değerli misafirlerimiz ile sabah saatlerinde Adana’ya varıyoruz.

Değerli Konuklarımız, sabah erken saatlerde Adana’ya geliyor kahvaltı molası veriyoruz. Kahvaltı sonrası Taşköprü ve Sabancı Cami gezilerimizin ardından İskenderun üzerinden Belen Geçidine çıkarak Soğuk Oluk, Amik Ovası ve Amanos Dağları’nın doyumsuz manzarasını izleyerek Antakya’ya ulaşıyoruz. Öğle yemeği için serbest zaman veriyoruz. Yemek sonrasında Dünyanın ilk kilisesi olarak kabul edilen St. Pierre Kilisesi’ne gidiyoruz. Kilise önündeki Antakya Manzarası sizleri büyüleyecek, Kilise gezimiz sonrasında Eski adı Orontes Nehri olan Suriye Dağlarından doğup Saman Dağında denize boşalan Asi Nehri’nin kıyısında kurulan Antakya’da İlk Hıristiyanlık şehitlerinden olan Habib-i Neccar Camii gezisi sonrası Antakya Sokaklarında yürüyerek kısa bir Antakya turu yapıyoruz. Müsait olduğu takdirde gezebileceğimiz Türk-Katolik Kilisesi’ni ve Tarihi Antakya Evleri’ni gördükten sonra Uzun Çarşıda serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanın ardından Antakya’dan 12 km ileride Daphne ve Apollon’un Aşklarının geçtiği Harbiye’ye (Dafne) giderek mesire yeri olan Küçük Şelaleyi görüyoruz. İpek ve defne ağacı, sabun vb. ürünleri aldıktan sonra otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde

Kahvaltı: Pozantı pelit tesislerinde serbest zaman

Öğle yemeği: Kurşunlu Han Restoran; 1/4 Ordövr tabağı, Süzme Yoğurt, Humus, abugannuş, Cevizli Biber, Kekik salatası, kıymadan oluşan Tava ya da Kağıt Kebabı, Yeşillik, Su, Ayran

Konaklama: Hatay Özcihan Otel, Delibal Otel, Tarbuş Otel

Akşam yemeği: Otelde açık büfe veya set menü olarak alınacaktır.

Değerli Konuklarımız, otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrası Adıyaman’a hareket ediyoruz. Adıyaman şehir merkezinde vereceğimiz öğle yemeği molasının aradından bizleri bekleyen minibüslerimize binerek Nemrut Dağı’na hareket ediyoruz. Yolumuz üzerinde bulunan Arsemia Antik Kentine ulaşıyoruz. Kartal yuvasını andıran; Kommagene Krallığının Kutsal Kraliyet Tapınaklarının ve idare binalarının bulunduğu bu antik şehirde, Antiochos-Heracles tokalaşma steli ve bunun önünde döneminin Anadolu’da bilinen en büyük kitabesini gördükten sonra Roma İmparatorluğunun efsanevi IX. Lejyonunun inşa ettiği Cendere Köprüsü önünde fotoğraf molası veriyoruz. Bir sonraki durağımız Kommagene Krallığının kraliçe ve prensesleri için yapılan Karakuş Tümülüsü olacak, Dört yöne bakan dört steli görüp, Nemrut dağına ulaşıyoruz. Merdivenli yol üzerinden zirveye ulaşıyoruz. Kommogene kralı Antiokhos adına yapılan Tümülüsü ve Doğu-Batı Teraslarını, burada bulunan devasa heykelleri görüyoruz. Kral Antiokhos vasiyetinde “Ben öldükten sonra beni Nemrut’a gömün, Öldüğüm gün bayram olsun ve her yıl kutlansın halkım bugün burada gönlünce yesin-içsin ve eğlensin” demiştir. Bu sırada Güneşin batışını en iyi şekilde görebileceğimiz bir yer bulup beklemeye başlıyoruz. İşte o an Kızıl bir renk gözümüzün görebildiği en son noktadan yavaş yavaş batmaya başlıyor. Yaklaşık 2 dakikalık bu muhteşem görsel şölen karşısında büyülenmemek imkânsız. Bizleri bekleyen minibüslere binerek Adıyaman’da bulunan otelimize geliyoruz. Otele giriş işlemlerimizi tamamlayıp, akşam yemeğimizi alıyoruz.

Kahvaltı: Otelde açık büfe olarak alınacaktır.

Öğle Yemeği: Adıyaman İskender restoran

Konaklama: Rabat Otel v.b

Akşam Yemeği: Otelde açık büfe veya set menü şeklinde alınacaktır.

Değerli Konuklarımız, otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrası GAP Projesinin can damarı olan 12 yıldır aralıksız çalışan Atatürk Barajını geziyor, Kahta – Siverek ve Diyarbakır’ı birbirine bağlayan Nissibi köprüsü üzerinden Diyarbakır’a ulaşıyoruz. Diyarbakır surları, Urfa Kapıyı, Mardin Kapıyı görüp Keçi Burcuna çıkıyor ve Dicle’yi seyrediyoruz. Otobüsümüzle On Gözlü Köprüye geliyoruz. Hıdırellezlerde yöre insanları beze dilek yazıp bu köprüden Dicle’ye atarlarmış. İslamiyet’in beş Harem-i Şerifinden birisi olarak kabul edilen Mor Thoma Kilisesinin çevrilmesiyle yapılmış Ulu Cami’ye gideceğiz. Ulu Camii gezisi sonrası “Yaş 35 ve Haydi Abbas” şiirlerinin yazarı Cahit Sıtkı Tarancı’nın Doğduğu Eve gideceğiz ve Dört Mevsim Odalarını görüp Öğle yemeği sonrasında Diyarbakır’dan ayrılacağız. Antik çağın ilk yerleşim alanlarından biri olan Hasankeyf’e varıyoruz. Dicle Nehri üzerine kurulacak olan Ilısu Barajı nedeniyle sular altında kalacak olan şehirde Yeni Saray, Mescit, Gözetleme Kulesi, Büyük Saray, Zekât Kuyusu, Ulu Cami, Mağaralar gezimizi Kale bölümü kapalı olduğundan panoramik olarak görüp El Rızk Caminin kalan tek parçası eşsiz minaresini geziyoruz. 1116 yılında Artuklu Hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından yaptırılan Tarihi Köprüyü görüp, Kör Zeynel Türbesini de fotoğrafladıktan sonra Süryanilerin ilk yerleşim mekânlarından biri olan Tur Abdin Bölgesinin kalbi Midyat’a gidiyoruz. Sıla dizisinin de çekildiği Konuk Evi ziyaretimizi yapıyoruz. Burada yöresel Telkâri işlemecilerinde vereceğimiz serbest zamanın ardından Midyat’tan ayrılıyor Mardin de bulunan otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde

Kahvaltı: Otelde açık büfe olarak sunulacaktır.

Öğle yemeği: Diyarbakır Kaburgacı selim usta (Kaburga dolması v.b)

Konaklama: Erdoba Elegance – Yay grand Otel v.b

Akşam yemeği: Otelde açık büfe veya set menü olarak alınacaktır.

Değerli Konuklarımız, otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrası dinlerin ve dillerin buluştuğu, Süryani’sinden Arabına birçok farklı kültür ve İnanç birleşimi olan Mardin gezimize başlıyoruz. Taş işçiliği ve kentsel dokusu ile ziyaretçilerini büyüleyen eski Mardin’de gezimize öncelikle Kasımiye Medresesinden başlayacağız. Medresenin avlusunda rehberimizin anlatımları ile tekrardan büyüleneceksiniz. Sonrasında Eski Mardin Meydanında aracımızdan inerek Ulu Camii’ye yürüyoruz. Dar ve taş sokaklarda çarşıların arasından yapacağımız yürüyüşümüz Mardin’in en büyük Camisi olan Camii Kebir olarak ta geçen Ulu Caminin minaresinin anlatımını dinledikten sonra belediye temizlik işlerinin-eşekler ile yapıldığı evlerin altından geçerek yürüyüşümüze devam ediyoruz. Şehidi ye medresesini ve Zinciriye Medresesini panoramik olarak görüp güzel bir tarihi konak yapısı olan PTT binasını gördükten sonra Bölgedeki Süryaniler için kutsal kabul edilen Deyrulzaferan manastırına hareket ediyoruz. Öğle yemeğimiz de Mardin’e ait yöresel yemeklerinden tatma fırsatı bulacağız. Öğle yemeği sonrasında Viranşehir üzerinden Göbekli Tepe’ye hareket ediyoruz. Dünya da bilinen ilk tapınağı içerisinde bulunduran kentin cilalı taş devri yerleşimi olduğu ileri sürülmektedir. Göbekli Tepe gezimizi tamamlayıp Şanlıurfa’da bulunan otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde. Yemek sonrasında Şanlıurfa’nın vazgeçilmezi Sıra Gecesine katılıyoruz. Sıra gecesinde mırramızı içip şıllık tatlısını ve çiğ köftenin tadına bakıyor yöresel müzik ile eğleniyoruz. (Ekstra)

Kahvaltı: Otelde açık büfe olarak sunulacaktır.

Öğle yemeği: MARDİN – Ebrar restoran; Serbest zaman, menü fiyatları geçerlidir.

Alluciye, Cara Kebabı, Kaburga Dolması, Sembusek, Etli Ekmek, Irok, Harari Tatlısı gibi yöresel lezzetlerin tadına bakabilirsiniz

Konaklama: Harran Otel v.b

Akşam yemeği: Konaklama Otelimiz oda kahvaltı olmasından dolayı sıra gecesinde ekstra alınacaktır.

Sıra Gecesi Şanlıurfa’nın vazgeçilmezi, yıllardan beri kuşaktan kuşağa aktarılan insanların sosyal hayatlarında topluca eğlendikleri özel günlerini kutladıkları, yöresel müziklerin çalınıp söylendiği, yöresel halk oyunlarının oynandığı, çiğköfte, ayran, şıllık ve acı kahve mırranın ikram edildiği eğlence

Değerli Konuklarımız, otelimizde alacağımız açık büfe sabah kahvaltısı sonrasında dünyanın ilk üniversitesinin bulunduğu Harran’a geliyoruz. Dünya’da sadece 3 bölgede bulunan Konik Kubbeli Evleriyle koruma altına alınmış olan Harran’da; Ulu Cami Kalıntıları, Höyük, Şehir Surları, Kale, Geleneksel Harran Evlerini görüp bir tanesine misafir oluyoruz. Ardından Eyyubi’ye Mahallesine geliyor ve sabrın timsali Eyüp Peygamberin çile çektiği mağarayı ve makamındaki kuyuyu ziyaret ediyor ve sabır için, şifa için sulardan içiyoruz. Balıklı Göl Hali-ül Rahman Gölü ve Camii, Ayn-ı Zeliha Gölü İbrahim Peygamber Makamı, İbrahim Peygamberin ateşe atıldığı yer, Rızvaniye Camii, Mevlid-i Halil Camini ziyaret edip, Kapalı Çarşı, kilimciler, isotçular, demirciler, bakırcılar çarşıları ve Gümrük Han’da vereceğimiz serbest zaman içerisinde alışveriş yapabilirsiniz. Öğle yemeğimizi Şanlıurfa’da alıp Birecik’e hareket ediyoruz. Nesli tükenmekte olan Kelaynak Kuşlarının koruma altına alındığı doğal yaşam çiftliğinde bu kuşları görme ve fotoğraflama fırsatı buluyoruz. Ardından Halfeti’ye doğru yolculuğumuza devam ediyoruz. Sular altında kalmış Halfeti de Fırat Nehrinin kenarında bizi bekleyen teknemiz ile güzel bir yolculuğa çıkıyoruz. Tekne turumuzda eski bir yerleşim birimi olan Rum Kale’nin kalıntılarını görme fırsatı bulacağız. Tekne turumuzu tamamlıyor ve Siyah gülleriyle ünlü Halfeti’ye çıkıyoruz. Halfeti’den ayrıldıktan sonra Gaziantep’e ulaşıyor ve otelimize yerleşiyoruz. Akşam otelimize yerleşiyoruz.

Kahvaltı: Otelde açık büfe olarak sunulacaktır.

Öğle yemeği: ŞANLIURFA –Sembol Ocakbaşı ( Lebeni Çorbası – Bostana – Soğan Salatası – Fındık Lahmacun – 1/2 Ciğer, 1/2 Urfa Kebap – Şıllık Tatlısı)

Konaklama: Grand Antep Otel – Best western Ravanda Otel

Akşam yemeği: otelde açık büfe veya set menü olarak alınacaktır.

Değerli Konuklarımız, otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrası Gaziantep şehir gezimize başlıyoruz. İlk durağımız olan Zeugma mozaik müzesini ziyaret ediyoruz ardında Kurtuluş Savaşı sırasındaki kentin düşmana karşı direnişinin anlatıldığı tematik bir müze olan Savaş Müzesine gidiyoruz. Müze binasının altında bulunan mağara ve buradan şehrin farklı yönlerine açılan geçitlerin bulunduğu mağara sergi alanı; Antep’in koca bir orduya karşı koyuşunun sırrını, mermi toplayan çocuklar canlandırması, İmalat-ı Harbiye canlandırması, savaşta kadınlarımız canlandırması, Şehitlerin nakli ve Çello’nun Emine’si canlandırmasını gördükten sonra günümüzde hala faal olan Naib Hamamının önünde durup 14 Şehitler Anıtını geziyor, Kale-i Füsun ya da Kefen Kalesi olarak adlandırılan Gaziantep (Ayıntap) Kalesini panoramik olarak görüp fotoğrafını çekip tarihi çarşılarda gezimize başlıyoruz. Bakırcılar Çarsısından geçerek Almacı Pazarını, Zincirli Bedesteni görüp Tahmis Kahvesi olarak anılan mekânda Sütlü Menengiç Kahvelerimizi içerek kısa bir mola ile dinleniyoruz. Doğu’nun en önemli el sanatı olan Sedef Kakma ve Tel Kırma işlemeciliğinin Anadolu’da kalan üç atölyesinden birisine ev sahipliği yapan Gaziantep’te sanatın tüm yapılış aşamalarını görerek alışveriş yapma sansı buluyoruz. Gezilerimiz sonrasında Zengin mutfağı ile ün yapmış Gaziantep yöresel lezzetlerini tatmadan olmaz diyerek öğle yemeği için mola veriyoruz. Meşhur Ali Nazik ve diğer kebapların tadına bakıyoruz. Gaziantep baklavasının da tadına bakıp alışveriş yaptıktan sonra K.Maraş’a ulaşıyoruz. K.Maraş denince aklımıza kurtuluş mücadelesini başlatan Sütçü İmam gelmektedir. K.Maraş Kalesini panaromik olarak görüp günümüzde Mado Dondurmaları olarak bilinen işletmenin doğuş noktası olan Yaşar Pastanesinde dondurma molası ve K.Maraş çarşılarında serbest zaman veriyoruz Kahramanmaraş’tan ayrılarak Pozantı – Aksaray üzerinden dönüş yolculuğumuza başlıyoruz.

Kahvaltı: otelde açık büfe olarak sunulacaktır.

Öğle yemeği: GAZİANTEP – Aşina Restoran; Serbest zaman, menü fiyatları geçerlidir. Yuvarlama, Analıkızlı, Ali Nazik,

Kara Kavurma, Lahmacun, Katmer, Kuru Baklava gibi yöresel lezzetlerin tadına bakabilirsiniz

Akşam yemeği: Yol üzeri dinlenme tesisinde alınacak olup, tur ücretine dahil değildir.

Sabah erken saatler de sizleri almış olduğumuz kalkış noktalarında bırakıyoruz. Misafirlerimizin güvenliği açısından almış olduğumuz noktalar dışında başka bir durak noktasında bırakamıyoruz. Bir başka bir Nayino Tours organizasyonunda görüşmek dileğiyle sizlere veda ediyoruz.